Toplam GSYH’si 24 trilyon doları aşan 3 üyesiyle dünyanın en büyük ticaret anlaşması özelliğini taşıyan NAFTA, 12 Ağustos 1992’de dönemin ABD, Kanada ve Meksika liderleri tarafından imzalandıktan yaklaşık 1,5 yıl sonra yürürlüğe girdi.
NAFTA , üye ülkeler arasındaki gümrük vergilerini ve diğer bariyerleri kademeli olarak kaldırarak birçok ürünün ABD, Kanada ve Meksika arasında serbest dolaşımına imkan sağladı.
Amerikalı, Kanadalı ve Meksikalı yatırımcılara 3 ülkenin yerli şirketlere tanıdığı hakların tanınmasını sağlayan anlaşmayla, 3 ülke arasındaki ticaret ve yatırım hacmi katlanarak artarken ekonomik faydalar eşit paylaşılmadı.
TİCARET HACMİ DÖRDE KATLANDI
ABD Ticaret Bakanlığı verilerine göre, 1993 yılında 80 milyar dolar civarında seyreden ABD-Meksika ticareti, 2017 yılı itibarıyla yaklaşık 560 milyar dolara çıktı. NAFTA, aynı dönemde ABD-Kanada ticaret hacminin 212 milyar dolardan 582 milyar dolara yükselmesinde önemli rol oynadı. 1993 ila 2017 yılları arasında Kanada-Meksika ticaret hacmi, 4’e katlanarak 10 milyar dolardan 40 milyar dolara ulaştı.
NAFTA’nın 3 üyesi arasındaki toplam ticaret hacmi 23 yılda 290 milyar dolardan 1 trilyon 160 milyar dolara yükselerek dörde katlandı.
Anlaşma; sadece ticaret hacmini değil, yatırımları da olumlu etkiledi. Meksika ve Kanada, emeğin daha ucuz olması dolayısıyla Amerikalı şirketlerin doğrudan yabancı yatırımlarını çekti.
ABD’den 1993’te 15 milyar dolar doğrudan yabancı yatırım alan Meksika için bu rakam 2016 itibarıyla 100 milyar doları aşmıştı. ABD’nin Kanada’ya yönelik doğrudan yabancı yatırımları ise NAFTA’nın yürürlüğe girmesinin ardından geçen 23 yılda hızla artarak 391 milyar dolara yükseldi.
USMCA’NIN NAFTA’DAN FARKLARI
Yürürlüğe girmesi için üye ülkelerin parlamentolarında onaylanması gereken yeni anlaşmanın, NAFTA’dan otomobil sektörünü, süt ürünlerini, fikri mülkiyet haklarını ve geçerlilik süresini ilgilendiren 4 temel farkı bulunuyor.
Bu farklar arasında serbest ticaret için en büyük ve olumsuz etkiyi, otomobil sektörüne getirilen daha yüksek vergi standartlarının yaratacağı belirtiliyor.
USMCA çerçevesindeki yeni kurallara göre, otomobil ticaretinin üye ülkeler arasında “sıfır gümrük vergisi” ile yapılabilmesi için parçalarının en az yüzde 75’inin Kuzey Amerika kıtasında üretilmesi gerekiyor. ABD’nin; NAFTA’da yüzde 62,5 olan bu oranın yükseltilmesini, Meksika’ya Çin, Japonya ve Güney Kore’den gelen otomobil parçalarını kısıtlamak gerekçesiyle istediği biliniyor.
Sıfır gümrük vergisine ilişkin yeni düzenleme, ayrıca otomobil parçalarının yüzde 40 ila 45’inin saatte en az 16 dolar ücret ödenen işçilerce yapılmasını şart koşuyor.
Bu iki kuralın, sadece Meksika’nın otomotiv sektörüne zarar vermekle kalmayıp tüm kıtada otomobil fiyatlarını yükseltmesi bekleniyor. Fiyatlardaki artışın ise talebi düşürmek suretiyle otomotiv sektörünün aleyhine işleyeceği belirtiliyor.
Öte yandan, anlaşma, ABD’nin ithal otomobillere ek vergi getirme ihtimaline karşı bir hüküm içeriyor. Söz konusu hüküm, Kanada ve Meksika’nın her birinin ABD’ye yılda 2,6 milyon adet otomobili, olası vergilerden muaf şekilde ihraç etmesini sağlayacak.
Uluslararası Motorlu Taşıt Üreticileri Örgütü’nün verilerine göre, 2017 yılında ABD 11 milyon 190 bin motorlu araç üretirken, Meksika’nın araç üretimi 4 milyon 68 milyon ve Kanada’nın ise 2 milyon 200 bin oldu.
16 YIL SONRA GEÇERLİLİĞİNİ KAYBEDECEK
NAFTA ile USMCA arasındaki son önemli farklılık ise geçerlilik süresi…1 Ocak 1994’te yürürlüğe giren NAFTA, herhangi bir gözden geçirme veya geçerlilik tarihi içermiyordu. USMCA ise taraflara her 6 yılda bir anlaşmayı gözden geçirerek revizyon etme hakkı tanıyor. Anlaşma, uzatılmaması halinde yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 16 yıl içerisinde iptal olacak.